Fikri Mülkiyet Nedir?

Fikri Mülkiyet, Avrupa Birliğine giriş sürecinde bulunan ülkemiz için hukukun uyumlaştırılması çalışmalarının yoğunlaştığı bir odak noktası olarak karşımıza çıkmaktadır. Fikri mülkiyet, bir kişiye veya kuruluşa ait olan bir fikir ürünüdür; söz konusu kişi ya da kuruluş, sonradan, bunu serbestçe paylaşmayı veya kullanımını belirli biçimlerde kontrol etmeyi tercih ettiği takdirde ilk uygulayıcıların ürünü üretme ve satma hakkına belirli bir süre sahip olmalarını sağlayan gayri maddi bir hakkın tanımıdır. Telif Hakları veya Fikri haklar, bir eser üzerinde sahip olunabilecek maddi ve manevi hakların tamamını ve komşu haklarını ifade eder. Fikri Haklar 1951 yılında hazırlanan ve o günün şartlarına göre çok ileri düzeyde bulunan Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, uluslararası anlaşmalar ve Avrupa Birliği tarafından hazırlanan yönergelerde belirlenen kurallara uygun olarak yapılan değişiklikler sonucunda en son halini almıştır.




Niçin ve Nasıl Korunur?

Fikri mülkiyet hakları koruma sistemi, bir inovasyonun ya da buluşun bunu üreten ya da yaratan kişiye ait olduğunu garantilerken, bunu “sahiplenmeye” ve sonuçta bundan ticari olarak yararlanmaya imkân sağlar. Fikri mülkiyeti korumak suretiyle, toplum, bireylerin yeni fikirler geliştirmeye zaman ve kaynak ayırmalarını teşvik eder.

Fikri mülkiyet haklarının topluma sağladığı pek çok fayda vardır. Öncelikle adil bir rekabetin sürdürülmesi ve geniş bir yelpazeye yayılan kaliteli ürün ve hizmetlerin üretimini teşvik eder; ekonomik büyüme ve istihdamı destekler; teknolojik ve kültürel ilerlemeleri ve inovasyon ve yaratıcılığın sürdürülmesini teşvik eder; kamusal bilgi ve kültür hazinesinin zenginleşmesine katkı sağlar.

Fikri mülkiyet genel olarak, bir eserin yaratıcısına veya bir mucide, belli bir süre için o ürünün ticari olarak üretim ve pazarlanmasından yararlanma haklarının tanınmasıyla korunur. Bu haklar ayrıca, hak sahibi tarafından satılabilir, lisanslanabilir veya başka şekillerde tasarruf edilebilir.

Değişik fikri mülkiyet türleri vardır ve bunlar farklı şekillerde korunur: Kitaplar, tablolar, müzik eserleri, filmler ve CD’ler, edebiyat ve sanat eserleri ile yazılımlar, genellikle telif hakkıyla korunur. Teknik ve bilimsel buluşlar patentlerle korunur. Sözcükler, simgeler, kokular, sesler, renkler ve şekiller gibi, bir ürünü veya hizmeti diğerlerinden ayırt etmeye yarayan özellikler marka haklarıyla korunur. Fikri mülkiyet türleri olarak kabul edilen tasarımlar, coğrafi işaretler ve ticari sırlar için de çoğu ülkede belli bir hukuki koruma biçimi mevcuttur.

Telif Hakkı Nedir?

Telif hakkının varlık nedeni, kitaplardan tablolara, filmlerden CD’lere ve yazılımlara kadar uzanan özgün sanat, edebiyat ve müzik eserlerinin üretimini teşvik etmektir.
Telif hakkı herhangi bir bilgi veya düşünce ürününün kullanılması ve yayılması ile ilgili hakların, yasalarla belirli kişilere verilmesidir. Telif hakkı, yaratıcıya ekonomik hakların yanı sıra, eserin sahibi olduğunu iddia etme ve ya da üzerinde değişiklikler yapılmasını engelleme olanağını veren “manevi” haklar da sağlar.

Telif hakkı, genellikle belli bir süre için geçerlidir ve sahibine eserinin bazı kullanımlarını kontrol etme olanağını verir. Eser sahibinin izin verebileceği veya yasaklayabileceği bu kullanımlar, genellikle eserin çoğaltılmasını, dağıtımını, kopyalanmasını, kamuya icrasını, görsel ve yazılı basında yayınlanmasını ve çevirisinin yapılmasını veya uyarlanmasını içerir.

Kaynak : http://apd.ieu.edu.tr/tr/patent-ve-fikri-mulkiyet-haklari


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir