Elektrik ve Elektronik arasındaki başlıca farklar;
- Elektrik, maddenin, yüklerin varlığı ya da hareketleri sonucunda ortaya çıkan özelliğidir.
- Elektronik, serbest elektronların etkisiyle ortaya çıkan olayları inceleyen alandır.
- Elektrikte maddeni fiziksel özelliği incelenir. Elektronik ise maddenin elektriksel durumlarını kullanarak bilgi ya da güç iletimiyle ve sistemle ilgilenir.
- İkisi de birbirini tamamlarlar.
- Elektronik doğada bulunan 109 elementin atomlarının son yörüngelerinde bulunan eksi yüklü elektronların davranışlarından yararlanarak çeşitli donanımları ortaya çıkartma bilimine denir.
- Elektronik serbest elektron davranışının denetimini konu edinen bilim dalıdır.
- Elektrik deyince aklımıza; priz, sigorta, kablo, ampul, toprak hattı, faz ve nötr gelebilir. Kablolarla uğraşır. Enerji dağıtım ve taşıma şebekeleriyle uğraşır
- Elektronik deyince diyot, kondansatör, transistör, direnç, devre ve chip gelebilir. Devrelerle uğraşır. Çiplerle uğraşır.
Detaylı Açıklamalar;
Temel olarak elektrik, elektroniğe göre daha yüksek gerilim ve akımlarla ilgilenen mühendislik dalıdır. ve daha çok fiziğin bir dalı olarak düşünülebilir. Çünkü alanında kullanılan cihazlar genel olarak mekaniksel sistemlerden oluşmaktadır.
Elektronik ise maddenin elektriksel özelliklerini kullanarak bilgi ya da güç iletimi ve bunu oluşturan sistemler ile ilgilenen bir mühendislik dalıdır.
Elektriğin alt başlıkları statik, elektrik alan, elektrik potansiyeli, elektrik akımı gibi fiziksel kavramlar etrafında şekillenirken
Elektroniğin alt başlıkları ise analog, dijital, sinyal işleme, güç elektroniği, bilgisayar donanımı gibi uygulama alanlarına yönelik çalışmalar yapmaktadır.
Elektrik – Elektronik Teknolojileri Alanı
Elektronikte ilk büyük gelişme , diyot lamba adındaki devre elemanının icadı olmuştur. Diyot lamba hem diyotun hem de transistörün öncüsü olan bir devre elemanıydı. Daha sonra diyot lambaların içine bir metal ızgara yerleştirilerek akımın kumanda edilmesi ve değiştirilmesi sağlandı ve bu yeni lambalar triyot lamba adını aldılar. Triyot lambalar bir yükselteç veya bir transistör gibi anahtar görevi görebilmekteydiler. Bu lambalar önce radyolarda sonra televizyonlarda yükselteç olarak kullanılmıştır.
1940 ‘lı yıllarda lambalar bu kez bilgisayarlarda sayısal anahtar olarak kullanıldı. İlk bilgisayar 18000 lamba içeriyor ve bir odanın tamamını kaplıyordu. Lambaların ısıtılması gerektiğinden çevresine büyük bir ısı yayıyordu.
1947 yılı elektronik biliminde bir dönüm noktası olmuştur. Çünkü 1947 ‘de John Bardeen tarafından transistör icat edildi. Transistör Walter Brattain ve William Shochley’in destekleriyle John Bardeen tarafından kullanıma sokulmuştur. 1950 ‘lerde lambalar örnek alınarak transistörler geliştirildi. Transistör küçüktü, kırılgan değildi ve çalışması için ısı gerekmiyordu bu nedenlerle de kısa zamanda lambaların yerini aldılar.
1958 yılına gelindiğinde ise bir diğer büyük icat olan ilk yonga ( silisyum üzerine kazılı küçük devreler, mikroişlemcilerin , mikrodenetleyicilerin, entegrelerin vb. içinde yer alır.) Amerikalı Bilim Adamı Jack Kilby tarafından yapıldı. Jack Kilby iki transistörü bir silisyum kristali üzerine yerleştirdi. Yongaların icadından ve silisyum yongalar üzerine mikroskopik oyuklar açma yöntemlerinin geliştirilmesinden sonra devreler ve devre elemanları çok küçültüldü.
Bu temel icatlar elektronik biliminin önünü tamamen açtı ve bugün elektronik bilimi icatlar konusunda her geçen gün başka gelişmelere olanak sağlıyor.
bilgi için teşekkürler